PERS MEZAR ANITI
Foça’nın 7 km. kadar doğusunda, kuru bir dere yatağı kenarında İ.Ö.4.yy.a tarihlenen Lydia / Lykia geleneğinde Pers etkisi altında kalınarak yapılmış bir mezar anıtıdır. 2000 yılında başlatılan restorasyon çalışmaları 2001 yılında tamamlanarak ziyarete açılmıştır. Bu yapı bir mezar anıtı olup, büyük bir kaya kütlesinin oyulmasıyla oluşturulmuştur. İki katlı olan anıtta, mezar odası alt katta bulunmaktadır. Lykia, Lydia, Phrygia’daki mezar anıtları gibi kayadan oyulmuş bu mezar anıtı, kuvvetli Pers özellikleri göstermektedir. Anadolu’da Pers egemenliği (M.Ö. 546-334) sırasında yapılmıştır.
AĞALAR KONAĞI
Antik Phokaia’nın ve aynı zamanda Osmanlı döneminden 21.yy başlarına kadar iskan alanı olan antik yarımada üzerinde bulunmaktadır. 300 yıllık bir yapı olduğu söylenir. 1992 yılında ki yangında büyük bir kısmı tahrip olmuştur. Günümüzde maalesef geriye pek fazla bir şey kalmamıştır. Ağalar Konağı yığma taş zemin üzerine ahşap karkas bir yapıya sahipti. Cephe özellikleri, Safranbolu, Kayseri ve Batı Anadolu sakız tipi ev özelliklerini taşıyordu. Atatürk 1933 yılında Foça’ya geldiğinde bu yapıda kalmıştır.
ANATANRIÇA (KYBELE) ADAK NİŞLERİ
Antik Phokaia’nın en önemli tapım yeri olan Athena Tapınağı’nın üzerinde bulunduğu tepenin kuzey eteğindeki nişler, Anatanrıça (Kybele) ile ilgili olmalıdır. Kayalara oyulmuş bu nişlere mermer kabartmalar yerleştiriliyordu. Kentin doğusunda yeldeğirmenlerinin bulunduğu tepenin üzerinde bu tip nişlerin sayısı oldukça fazladır.
Batı Anadolu’da bulunan Athena tapınaklarının yakınlarındaki kayalıklarda bu tür nişlere çok rastlanılır; bu nedenle Anatanrıça’nın Athena ile birlikte birçok yerde tapım gördüğü anlaşılmaktadır. Bu nişler, Roma dönemi öncesinde, belki de Arkaik dönemde (M.Ö. 6. yüzyıl) yapılmıştır.
FATİH CAMİ
Kentin Türk dönemine ait en önemli yapısıdır.Yapıda iki kitabe vardır.Avlu kapısındaki kitabe 1531 tarihlidir. Kitabeye göre avlu kapısı Mustafa Ağa adlı bir kişi tarafından yaptırılmıştır.Ana giriş üzerindeki kitabeye göre de Kanuni Sultan Süleyman’ın emri ile yeniden inşaa ettirilmiştir. Kitabelerden, camiinin Foça’nın fethinden sonra Fatih Sultan Mehmet tarafından yaptırılarak, 1531 yılında bir avluyla çevrelendiği, daha sonra Kanuni Sultan Süleyman’ın emri ile ancak onun ölümünden sonra 1569-1570 yılında yeniden inşa edildiği anlaşılmaktadır. Cami günümüzde halen kullanılmaktadır.
DIŞ KALE
Foça’nın güney batısındaki “Kale Burnu”nda “Dış Kale” ya da “Ceneviz Kalesi” diye anılan kale, kaynaklara göre 1678 yılında bölgeyi korumak için stratejik bir noktada, Osmanlar tarafından, bir “Boğazkesen” olarak yapılmıştır. İç kısımda Türk hamamı kalıntıları görülür.
KYBELE AÇIK HAVA TAPINAĞI
M.Ö.580 yıllarına tarihlenmiştir. Çeşitli büyüklüklerdeki 5 nişte tanrıça Kybele’nin heykelleri ve kabartmaları yer alıyordu. Kayaya oyulmuş adak havuzu ile denizci fenerlerinin konulması için yapılan küçük nişler denizden gelenlerin burada tapındıklarını ortaya koymuştur.
Kutsal alanın yaslandığı kayalık üzerindeki sur duvarları, duvarların 4 ayrı dönemini göstermektedir. Bunlar arkaik surlar harçsız, Roma dönemi surlarında kireç harcı Ceneviz ve Osmanlı dönemi surlarında ise kireç harcı, kum, tuğla parçası ve kiremit tozlarından oluşan Horasan harcı kullanılmıştır. Yukarıda, eski ortaokul binasının altında Athena Tapınağı bulunmaktadır. Her ikiside tanrıçadır. Athena, Babilli kraliçe Izdar’a kadar gider. Kybele ise anadolu’nun tanrıçasıdır.Her iki tanrıçanın altlı, üstlü bulunması da önemli bir olaydır.Kybele arkaik dönemden itibaren Phokaia’da çok saygı görmüştür.Yeldeğirmenli tepe ile İncir adasında da Tanrıça Kybele’ye ait kutsal alanlar mevcuttur.
MOZAİKLER
Son dönem kazılarında Foça’da Arkaik, Klasik, Helenistik ve Roma dönemine ait yerleşim katları ortaya çıkarılmıştır. 1993 yılı kazılarında ortaya çıkarılan İ.S.4.yy. sonları 5.yy.başlarına tarihlenen Roma dönemi villasının taban mozağinin biri instütü durumunda yani yerindedir. Diğeri ise biraz ileride bulunmuştur. Bir kısmı yan taraftaki apartmanın foseptik çukuru açılırken tahrip edilmiştir. Sağlam kısmı restore edilerek yerinden kaldırılmış olup, İzmir Arkeoloji Müzesinde teşhir edilmektedir. Şu anda korunması açısından kum tabakasıyla kapanmıştır.
ŞEYTAN HAMAMI
Çan tepesinin eteklerinde askeri alan içinde yer alan bu yer, antik çağda kayalara oyularak yapılmış bir aile mezarıdır. Mezar uzun bir dromos (yol) ve iki mezar odasından oluşmuştur, her odanın içinde tabana oyuk olarak yapılmış ikişer mezar bulunmaktadır. Bazı Lydia mezarlarına benzeyen bu mezarda Prof. Dr. Ekrem AKURGAL’ın yapmış olduğu kazılar sırasında mezarda bulunan Hellen seramiği, mezarın M.Ö. 4. yüzyılın sonunda yapılmış olduğunu göstermektedir.
BEŞ KAPILAR KALESİ
Antik çağda kentin doğusundaki tepeler üzerinden geçen surlar, Athena Tapınağının bulunduğu yarımadayı da kuşatıyordu. Hem antik hem de onun üzerinde bulunan bugünkü Foça bu surların çevrelediği alanın içerisinde kalmaktadır. Ortaçağdan kalma, şehrin etrafını çevreleyen surların en iyi korunmuş bölümleri, yarımada üzerindeki Bizans, Ceneviz ve Osmanlı dönemlerine ait onarımlardır. Şimdi kısmen tahrip olmuş mazgallı ve kuleli bir surdur. Yan yana dizili beş kapı bulunan bölümü şehre giriş için kullanılırdı. Beşkapılar yöresindeki yazıta göre, Kanuni Sultan Süleyman zamanında 1538-1539 yıllarında bir onarım görmüştür. Kulenin bu bölümü 1983 yılında restore
ATHENA TAPINAĞI
Phokaia antik kentinin en önemli tapınağı, tanrıça Athena’ya aitti. Tapınak, deniz kıyısında, yarımadanın kuzeydoğusundaki kayalık yükselti üzerinde yer alıyordu. Burası aynı zamanda kentin en güzel yeriydi. Tapınağın bulunduğu alan bugünkü lisenin bir bölümü olan eski ortaokul yapısının bulunduğu kayalık alandır.
2005 yılında Athena Tapınağı’nda gerçekleştirilen kazılarda griffon ve at protom (önden görünüş) heykelleri ortaya çıkarıldı. Böylelikle Foçalılar, Phokaia’nın diğer gerçek sembolleriyle ilk kez tanıştılar. Foça’nın adı Phokaia’dan geliyordu bilindiği üzere. Phokaia’nın adı ise fok balıklarından (Phoca) türemişti…
Diğer yazılarımız için aşağıdaki kategorilere bakabilirsiniz;